Ozon, üç tane oksijen molekülünün bir araya gelmesi ile oluşan, O3 olarak bilinen renksiz, kendine özgü kokusu olan, alt atmosfer tabakalarında hızlıca O2 durumuna geri dönen bir gazdır.

Atmosferin bizim yaşadığımız tabakalarında, dolayısıyla soluduğumuz havada oksijen molekülleri iki bileşikli, yani O2 formunda bulunur. Soluduğumuz havada bulunmayan ama atmosferin üst tabakalarında kendiliğinden oluşan ozon (O3), medical ozon jeneratörleri yardımı ile oksijenden (O2 )’den elde edilmektedir. Medical jeneratör saf oksijen molekülünü yüksek enerji ile kararsız ozon molekülüne dönüştürür. Yüzde 95 oksijen yüzde 3-5 ozon molekülü oluşur. Oluşan bu ozon bazen kan ile bazen de saf gaz şeklinde kullanılır. Kan ile karışan ozon damar içine ya da kas içine uygulanır. Saf gaz hali ise eklem aaralığına, bel kaslarına, torba içinde doku üzerine, rektumdan bağırsaklara, karındaki yağlanmalara ve kılcal damarlara uygulanır. Ozon tedavisi, insan vücudundaki iki güçlü potansiyeli olan antioksidan ve anti imflamatuar potansiyellerini kullanarak vücudu hastalıklar karşısında güçlendirir. Tıp dünyasında da günden güne çok daha önemli bir yer edinen Ozon tedavisi ile kanserden diyabete, tansiyondan böbrek rahatsızlıklarına romatizmal hastalıklardan cilt hastalıklarına kadar çok geniş hastalık spektrumunun tedavisinde başarılı sonuçlara ulaşılmaktadır.